Benim Hikayem

Hiç tanımadığınız birine dair içinizde uyanan o tuhaf merakın son noktasındasınız...

Perşembe, Temmuz 14, 2005

İyi ki varsın aşkım!

Bugün yine çook çook kötü başladı gün. Sabahın 5.30'unda uyandırıldım, uyandırıldık! Önce biraz metanetliydim aslında. Gürültü bana vız gelir falan ayakları yani!:) sonra tabii saldım kendimi acının dikenli kollarına. Ağladım, ağladım. En çok kocama üzüldüm aslında bugün. Ben üzüldükçe o da üzüldü, ben ağladıkça sarıldı sıkı sıkı gücüm yitmesin diye. O da uyuyamadı ama sabahın köründe bana güzel bir sandviç hazırladı. O mutfaktayken şöyle gözlerimi kapadım. Canım!Baktım herşeyi hazırlamış odanın kapısından sessizce bakıyor. Uyuyorsam uyandırmayacak beni. Sonra baktı yine ağlıyorum yemeğin ardından (ya biliyorum erkekler bu kadar ağlak kadınları sevmezler. Sıkılacak benden kocam ona yanarım!:)) "Hadi gel" dedi "okula gidlim. Çimlerde uzanırız. Tekirleri severiz. Ne dersin?" Ben sevinçle "Ama işe gitmem o zaman" dedim tabii. O da "babanın iş yeri sanki bari bir yalan bulalım" demez mi? :) Zaten gözlerim çok şişti. Anlarlardı bir terslik olduğunu. Neyse o kısmı hallettik. Yalan değil cidden çok kötüydüm! :) Okul bana iyi geldi. Kurtarılmış bölge gibi. Dönerken yokuşu çıkmak istemeyen iki kız otostop çekiyordu. Aldık arabaya. Bir tanesi benim yurtta kaldığım dönemlerdeki ufaklıklarımdan çıktı. Bıcır bıcır anlattı birşeyler...Neyse şimdi işteyim. Bir sürü şey var yapmam gereken. Off..Bu uyuyamama durumu devam ederse nolcak benim halim? Nereye kadar sürecek bu ayıların tepinmesi? Uyardık da. "Ya rica etsek biraz daha dikkat etseniz" dedik ama "dünya benim, benden başka kimsenin hakkı yok yaşamaya" zihniyeti onları "insan" olmaktan alıkoyuyor sanırım. Allah'ım!Bu ülkede en takılmayacak şey gürültü herhalde. Çünkü bizler ne yazık ki çevremizden "senin hakkının bittiği yerde bir başkasınınki başlar" düsturunu dinleyerek büyümüyoruz! Ben aradan bozuk çıkmışım işte!:) Güldüğüme bakmayın. Her günüm öncekinin aynı olmaya başladı. N'apsam, nerelere gitsem?

6 Bidilar:

At 7/14/2005, Blogger :..: said...

Her şeyi hazır etmiş, düşünceli bir eş.. Tamam gürültü gürültüymüş ama eşinin yaklaşımı çok güzelmiş:)

Polyanna oynamak durumundayız çoğunlukla. Sabahın 5:30'unda gürültü yapmayı seçen "öküz"lere ne demeli bilmiyorum ki?..

 
At 7/15/2005, Blogger Wanna Run said...

la panse...Bu öyle bir durum ki seni mutlu etmek ve o gürültüyü duymamanı sağlamak için seninle uyanan, televizyonu, radyoyu açıp çeşitli sevimlilikler yaparak seni güldürmeye çalışan bir sevgilin olduğuna sevinirken bir yandan bir yandan da onun seninle birlikte bu acıyı paylaşırken ne kadar yıprandığını ve bunu hiç haketmediğini görerek kahroluyorsun.
Koca koca apartmanlara tıkılan insanoğlunun kaderi işte bu. Başkalarının hayatlarını yaşamak!

 
At 7/16/2005, Blogger jonquille said...

ne mutlu sana.

bu arada, çimlerinde uzanılacak, bir yandan da kedileri sevilecek tek okul biliyorum ben istabul'da! ;)

 
At 7/17/2005, Blogger Wanna Run said...

Ben de ;) Yoksa??? :)

 
At 7/17/2005, Blogger jonquille said...

:)

 
At 7/17/2005, Blogger Wanna Run said...

Hmmmmmm :)

 

Yorum Gönder

<< Home